CMK 172: Kovuşturmaya Yer Olmadığında Ne Olur?

Soruşturma evresi, suç işlendiği izlenimi veren halin öğrenilmesi ile başlar ve kovuşturmaya yer olmadığı kararı(CMK  172)  verilmesine  veya iddianamenin  kabul  edilmese kadar devam eder. İddianame düzenlenmeyeceği anlaşılırsa, “kovuşturmaya yer olmadığına dair karar” (CMK 172) verilir.

Muhakeme şartının gerçekleşme imkanı yoksa savcı yine “kovuşturmaya yer olmadığına dair karar” verir (CMK 172).

Fakat tersi olur ve başlangıçtaki, şüphelinin “suç işlediği hakkındaki izlenim” (CMK 160), yapılan araştırmalarla desteklenir ve yoğunlaşırsa, sıra kamu davası açmak için iddianame düzenlemeye gelir.

Kanun savcının kamu davası açmaması için iki temel ne- den göstermiştir: a) maddi mesele bakımından: yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi, b) kovuşturma olanağının bulunmaması (CMK 172/1).

Failin meçhul kalması hali dışında kovuşturmaya yer olmadığı kararı, maddi mesele bakımından, hukuki mesele bakımından, kamu davasının takdiriliği sisteminin uygulandığı hallerde ve kovuşturma yabancı devlete aktarılırsa verilebilir.

Fiilin suç teşkil etmediği henüz hazırlık soruşturması sırasında anlaşılabilir. Yetkili makamlara duyurulan suç haberinin asılsız olduğu anlaşılmış, başka bir deyişle “yeterli şüphe sebebi” bulunamamış olabilir.

Savcı soruşturma evresinin sonunda mütalaasını hazırlarken takdir yetkisine sahiptir. Savcının takdir yetkisi üçe ayrılır:

a) Soruşturma evresinde elde edilen şüphe sebeplerinin kamu davası  açmak  için  “yeterli şüphe  oluşturacak delil” olup olmadığını takdir,

b) Kamu davası açmada kamu yararı bulunup bulunmadığını takdir,

c) Soruşturma konusu olayda suç unsuru olup olmadığını

Örneğin ceza muhakemesi şartının gerçekleşmemesi bu kararın verilebileceği hallerden biridir. Ceza muhakemesi şartının gerçekleşmeyeceği anlaşılmışsa soruşturma evre- sinde C. savcısı “kovuşturmaya yer olmadığına dair ka- rar” (CMK 172) verir. Muhakeme şartı gerçekleşmemişse, kovuşturma yapılması açısından bir “engel” oluşmuştur. Bu engel kalıcı nitelikte ise mahkeme esas hakkında bir karar veremez. İddianamenin kabulü aşamasında mahkeme “iddianamenin iadesi kararı” (CMK 174) verilir.

Bunun dışında fiilin suç olmaktan çıkması veya diğer düşme sebeplerinin (TCK 64 vd) gerçekleşmesi de kovuşturma olanağını ortadan kaldıran nedenlerdir.

Kanunun kamu davası açmada C. savcısına takdir yetkisi verdiği hallerde (CMK 171/1 ve 2 vd), kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilebilir.

CMK 171/2 ve devamı fıkralar uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verildikten sonra deneme süresi içinde suç işlenmezse kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilir.

Uzlaşma sonucunda  şüpheli  edimini  bir  defada  yerine getirirse hakkında “kovuşturmaya yer olmadığı kararı” (CMK 172) verilir (CMK 253/19). Yeni delil meydana çıkıp suçun hukuki tavsifi değişmedikçe, aynı fiilden dolayı kamu davası açılamaz.

Şüpheli ve mağdur uzlaşmayı kabul edip müzakereler başladıktan sonra, neticede uzlaşma olmayıp, iş davaya giderse “uzlaştırma müzakereleri sırasında yapılan açıklamalar herhangi bir soruşturma ve kovuşturmada ya da davada delil olarak kullanılamaz” (CMK 253/20).

CMK tebligat sistemini değiştirmiş ve mülga kanundaki Cumhuriyet savcısına verilmiş bulunan tebliğ veya infaz yetkisinin tebliğ kısmını mahkeme başkanı veya hakime devretmiştir (CMK 36/1). İnfaz edilecek kararlar Cumhuriyet başsavcılığına verilir (CMK 36/2).

Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği hallerde, bu kararın suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilmesi mecburiyeti vardır. Kararda itiraz hakkı süresi ve mercii gösterilir (CMK 172/1).

Muhakemenin dirilmesini istemek, soruşturma evresinde verilen ve yargı otoritesini haiz bir kararın hatalı olduğu- nu iddia etmek olduğundan, olağanüstü kanun yolu da- vası açmak demektir.

Kanun şimdi etkin soruşturma yapılmadığı için verilen ihlal kararlarından sonra da muhakemenin dirilmesi yolunu açmıştır (CMK “2013-6459, 172/3).

“Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın otomatik olarak kalkması” ve itiraz.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin etkin soruşturma yapılmadığını  tespit  eden  ihlal  kararı  verdiği  hallerde, bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren üç ay içinde talep edilmesi durumunda otomatik olarak kovuşturmaya yer olmadığı kararının kalkması hükme bağlanmıştır (2013-6459, 172/3).

Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesine itiraz edebilir (CMK 173), yani “kovuşturma davası” açılabilir.

Bu başvurma bir uyuşmazlığın çözülmesi için yargılama makamına müracaat olduğundan bir “davadır” ve talî ceza davalarından biridir.

Bu davaya kanunumuz hatalı olarak “itiraz” adını vermiştir. İtiraz bir kanun yolu davasıdır, yani ikinci bir dava olup daha önce bir yargılama makamının karar vermesini ve bunun için de birinci davanın açılmasını gerektirir. Halbukî burada daha önce karar veren savcılık, yargılama makamı değildir. Daha önce aynı konuda bir başka dava açılmamıştır. İlk defa yargılama makamına başvurulmaktadır. Kanunda “itiraz” adı verilen bu davaya “kovuşturma davası” adını veriyoruz.

Uzlaşmaya tabi suçlarda, uzlaşma yolu denenmeden verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararı da itiraz edilebilen kararlardandır.

Hemen her ihbarın altında kovuşturma isteği yatar. Fakat ihbar dilekçesi verenin, kamu davası açılmasını açıkça istemesi de mümkündür. Bu takdirde kamu davası açılmadığında savcı bunu “suçtan zarar görene” bildirecektir (CMK 172/1). Bu kişi kamu davasını açtırmak için yar-

gılama makamına başvurup kovuşturma davası açabilir (CMK 173/1). Mülga Kanunda yer alan “şikayetçinin aynı zamanda suçtan zarar gören olması” koşulu, Ceza Muhakemesi Kanununa alınmamıştır.

Kanuna  uygun  yakalandıktan ve  tutuklandıktan sonra mahkemece beraat ettirilen veya kovuşturma açılmayan kişi  tazminat isteyebilir. Kovuşturmaya yer  olmadığına dair karara itiraz süresinin dolması (CMK 172), itirazın red- dedilmesi (CMK 173) halinde veya beraat kararının (CMK 223/2) kesinleşmesi durumunda, “kanuna uygun” olarak yakalanan veya tutuklanan kişi “bir gün” süre ile olsa dahi özgürlüğü kısıtlanmış olursa tazminata hak kazanır.

Şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilirse, bu işlem şüphelinin lehinedir. Bu nedenle Kanun şüpheliye itiraz yetkisi vermemiştir. Beraat kararını sanığın temyiz edememesi gibi, kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı da şüpheli itiraz edemez. Ceza Genel Kurulunun 12.4.2011 tarih ve 54 karar sayılı kararında bu görüş kabul edilmiştir.

Dava dilekçesinde davanın dayanakları, yani davanın açılmasını haklı gösterecek sebepler beyan edilir, olaylar ve deliller belirtilir (CMK 173/2).

Ceza Muhakemesi Kanunu haksız yere itiraz edeni giderlere mahkum etmeyi kabul etti ise de (CMUK 173/3), teminat yatırmayı kabul etmemiştir.

Ağır ceza mahkemesi dosyayı getirtebilir ve bir diyeceği varsa bildirmesi için bir süre tayin ederek dilekçeyi sanığa tebliğ edebilir. Ağır ceza mahkemesi kararını vermek için soruşturma işlemlerine lüzum görürse, hangi husus hakkında  soruşturma  yapılmasını  istediğini  bildirerek, o yer sulh ceza hakimini buna memur edebilir (CMK “2005-5353” 173/3). Soruşturmanın genişletilmesine gerek duyulması halinde öncelikle bu eksik işlemler yaptı- rılıp sonucuna göre itirazın kabulüne veya reddine karar verilmesi gerekirken itirazın kabulü ile takipsizlik kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra soruşturmanın genişletilmesi için nöbetçi sulh ceza hakiminin görevlendirilmesi hukuka aykırıdır (2 CD. 2006/10194 – 20391,18.12.2006). (9 CD. 2008/6291 – 7456, 9.6.2008, CMK 173/3 hükmü karşısında, soruşturma eksikliklerinin C. Başsavcılığına tamamlattırılmasına karar verilmesi doğru değildir; aynı doğrultuda 8 CD. 2008/6629 – 5420, 12.5.2008).

Duruşmasız yapılan muhakeme sonunda kamu davasının açılması için yeter sebep bulunmazsa, ağır ceza mahkemesi davayı reddeder ve keyfiyeti davacıya, savcıya ve şüpheliye bildirir (CMK 173/3). Bu ret kararı bir yargı niteliğindedir, zira yeni deliller ve yeni olaylar olmadıkça ve önceden verilen dilekçe hakkında karar vermiş olan ağır ceza mahkemesinin bu hususta kararı yoksa (CMK 173/6) kamu davası açılamaz.

Ağır ceza mahkemesi davayı haklı bulursa kamu dava- sının açılmasına karar verir. Savcı bu kararı yerine getir- meye yani davayı açmaya mecburdur. Bu mecburiyet iddianame vermekle yerine getirilir (CMK 173/4). Savcının mecburiyeti davayı açmakla sona erer. Bundan sonraki mütalaalarında serbest olacağı şüphesizdir.

“Ağır ceza mahkemesinin istemi yerinde bulması” artık “kamu davasının açılmasına karar vermesi” (CMUK 168) anlamını taşımamaktadır. Eski Kanun döneminde, dilekçenin haklı ve varit bulunması halinde, kamu davası açılması kararı da verilmesi gerekiyordu, vermeme boz- ma nedeni idi (8 CD. 17.1.2005 K. 3.). Ceza Muhakemesi Kanunu sisteminde iddianame düzenlendikten sonra esasa bakacak olan mahkemenin iddianamenin kabulü veya iadesi kararı verme hakkı vardır (CMK 175).

Esas mahkeme CMK 173 uyarınca yargı kararı ile açılması uygun görülen bir iddianameyi iade etmemelidir. Nasıl en yakın ağır ceza mahkemesinin verdiği itirazın reddi kararından sonra, o mahkeme karar vermedikçe aynı konuda yeni bir dava açılamıyorsa, davanın açılması yönünde verdiği kararın da otoritesi kabul edilmelidir.

Ceza Muhakemesi Kanunu önemli bir değişiklik yaparak, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildikten sonra aynı fiilden dolayı kamu davası açılmasını yasaklamıştır; sadece “yeni delil” meydana çıktığı durumlarda kamu davası açılabilir (CMK 172/2).

“Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara” ağır ceza mahkemesine yapılan itiraz reddedilirse, Cumhuriyet savcısının yeni delile dayanarak kamu davası açabilmesi için “önceden verilen dilekçe hakkında karar vermiş olan ağır ceza mahkemesinin bu hususta karar” vermesi gere- kir (CMK 173/6). Buna “muhakemenin dirilmesi” adını veriyoruz.

Kanun sadece kovuşturma evresindeki yargılardan sonra yeni delil veya olay çıkmasını düzenlemiş ve bu olağanüstü kanun yoluna “muhakemenin yenilenmesi (iadesi)” adını  vermiştir.  Önsoruşturmadaki  yargılardan  (CMK 173/6) sonra yeni delil veya olay meydana çıkması öngörülmüş fakat ne yapılacağı gösterilmemişti.

Biz bunu “muhakemenin dirilmesi” dediğimiz bir kanun yolu olarak düzenlemeye çalışmıştık. 2013 yılında 6459 sayılı Kanun ile CMK 172 ye eklenen 3 üncü fıkra ile bir ölçüde de olsa iyileştirme sağlanmış ve etkin soruşturma yapılmadan verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararları üzerine AHİM tarafından ihlal kararı verildiğinde yeniden soruşturma açılması sağlanmıştır.

KAYNAK:

Ceza Muhakemesinin Soruşturma Evresindeki Süjeler İçin CMK CEP KİTABI – 2015

Bu Hafta İlgi Görenler

22.7.1971 Tarihli, 1.Sıkıyönetim Askeri Mahkemesinde Başlayan 1. THKO Davası 4. Duruşma (1 ve 2 Nolu Oturum) Zaptı

1. SIKIYÖNETİM ASKERÎ MAHKEMESİ 971/96-13 Duruşma: 4. 22.7.971 Duruşmanın tehir edildiği belli gün...

Usuli Kazanılmış Hak ve İstisnaları – Maddi Hata Kavramı

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda  usulî kazanılmış hakka ilişkin...

1. THKO Davasında Avukatların Ankara 1 Nolu Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi’ne Sundukları Soruşturmanın Genişletilmesi Talebi

ANKARA SIKIYÖNETİM KOMUTANLIĞI 1 NO.LU ASKERİ MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA Dosya No. 971/13 Özeti:...

17.7.1971 Tarihli, 1.Sıkıyönetim Askeri Mahkemesinde Başlayan 1. THKO Davası 2. Duruşma Zaptı

1. SIKIYÖNETİM ASKERÎ MAHKEMESİ 971/96-13 Duruşma: II. 17.7.971 ve Hak. Yzb. Baki TUĞ...

Türkiye’de Gözaltı Süreci: Haklar, Mevzuatlar ve İşleyiş...

Gözaltına Alma Nedir? Gözaltı, Ceza Muhakemesi Kanunu'na (CMK) göre Cumhuriyet...

Silahların Eşitliği İlkesi

Silahların Eşitliği İlkesinin Kavramsal Çerçevesi Silahların eşitliği kavramı, Alman hukukunda...

İstinaf Mahkemeleri İş Bölümleri

Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemeleri iş bölümü kararları İSTİNAF...

Osmanlı Ceza Muhakemesi Hukukunda Şüpheli Ve Sanığın...

Kişinin kendini ve yakınlarını suçlayıcı beyanda bulunmaya ya da...

2024 Yılı için Geçerli 94 Nolu Harçlar...

Harçlar Kanununa bağlı tarifelerde yer alan maktu harçların (maktu...

İfade Alma Hakkında Önemli Bilgiler

İfade alma, sorgu ile arasındaki fark, ifade almak üzere...

Yakalanan kişiye bildirilecek husus ve haklar nelerdir...

1 - Haklarını öğrenme hakkı Haklarını öğrenme hakkı, Anayasal bir...

AYM, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 273/1 Maddesinde Yer...

Hükmün açıklanması ile istinaf istemi ve süresini...