Bir konutun aile konutu olmasına karşılık diğer eşten habersiz olarak satılması ya da üçüncü bir kişi yararına ipotek verilmesi hallerinde satışın iptali, ipoteğin kaldırılması davaları aile konutu davaları olarak karşımıza çıkmaktadır.
a. Araştırılması Gereken Hususlar ve Deliller
Aile konutu davalarında genel olarak deliller;
· Tapu kayıtları,
· İpotek senetleri,
· İcra takibi var ise veya ipoteğin paraya çevrilmesi istenmiş ise icra dosyaları,
· Tanık,
· Boşanma davası var ise boşanma dava dosyası,
· Keşif,
· Nüfus kayıtları,
· İpotek tesisi sırasında taşınmazın kıymet takdiri yapıldı ise alınan ekspertiz raporu,
Şeklinde sayılabilir.
Araştırılması gereken hususlar ise aşağıdaki gibi sıralanabilir.
· Bu davalarda aile mahkemeleri görevlidir. Aile mahkemesi olmayan yerlerde Asliye Hukuk mahkemesi “Aile Mahkemesi” sıfatı ile söz konusu davalara bakmalı ve bu husus mutlaka zabıtlarda belirtilmelidir.
· Dava nispi harca tabidir. İpoteğin kaldırılması talebi varsa ipotek bedeli, tapu iptal ve tescil taleplerinde ise tapudaki satış bedeli üzerinden nispi karar ve ilam harcı alınmalıdır.
· Davanın, taşınmazı devreden eş ile birlikte, taşınmazı devralan üçüncü kişiye, ipoteğin kaldırılmasında ise ipotek veren eş ile ipotek lehtarı üçüncü kişiye karşı açılması gerekir.
· Genelde bu tür davalarda üçüncü kişi tapuya güven ilkesine dayanarak, tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmadığını ve iyiniyetli olduğunu ileri sürmektedir. Taşınmazın sadece aile konutu olması davanın kabulü için yeterli olmayıp ayrıca davacının taşınmazı devralan üçüncü kişinin iyiniyetli olmadığını, taşınmazın aile konutu olduğunu ve davacı eşin rızası olmadığını bile bile satın aldığını ya da ipotek tesis ettiğini de ispat etmesi gerekir. Bu nedenle iyi niyetin bulunmadığını iddia edenin buna ilişkin delillerini sunmuş olması ve sunulan delillerin mahkemece toplanması gerekir.
b. Uygulamada Sıkça Hataya Düşülen ve Bozma Nedeni Yapılan Konular
Yapılan görüşmeler, paydaş analizleri, ilgili Yargıtay kararları, birlikte değerlendirildiğinde;
· Maktu harç ile görülüp karara bağlanması,
· Taraf teşkili sağlanmadan eksik hasımla yargılama yapılması,
· Aile mahkemesi olarak bakıldığının yazılmaması,
Başlıca bozma nedenleri olarak belirtilebilir.
Kaynak:
Adalet Bakanlığı, İç Denetim Birimi Başkanlığı, Hukuk Rehberi, 2013