Toplu Suçlarda Gözaltı Süresi Kaç Gün? Yol Süresi Dahil mi? | AYM Kararı

Toplu suçlarda 4 günlük gözaltı süresi bittiğinde şüpheli derhal serbest mi bırakılmalı? Yoksa bu süreye adliyeye getirilinceye kadar geçen zaman da dahil mi? Anayasa Mahkemesi, bu kritik sorunun cevabını Rıdvan Akbaş kararıyla cevaplandırdı.

Anayasa Mahkemesi Karar Özeti: Ridvan Akbaş Başvurusu (Başvuru No: 2021/25399)

Karar Tarihi: 17 Nisan 2025
Başvurucu: Ridvan Akbaş
Başvuru Konusu: Kanuni gözaltı süresinin aşıldığı iddiasıyla kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali.

1. Olayın Özeti

  • Ridvan Akbaş, DHKP/C silahlı terör örgütü üyeliği ve diğer suçlamalarla ilgili bir soruşturma kapsamında, 8 Mayıs 2020 tarihinde saat 13:05’te yakalandı.

  • Cumhuriyet savcısının talimatıyla dört gün süreyle gözaltına alındı.

  • Dört günlük süre, 12 Mayıs 2020 saat 13:05’te dolmasına rağmen, Akbaş saat 11:30’da nezarethaneden çıkarılıp adliyeye getirilmesine karşın, tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevki saat 16:12’de gerçekleşti. Sorgusu ise saat 19:36’da tamamlandı.

  • Başvurucu, gözaltı süresinin bitiminden (13:05) itibaren yaklaşık 6,5 saat daha özgürlüğünden yoksun bırakıldığını iddia ederek tazminat davası açtı. Bu dava, yerel mahkemeler tarafından reddedildi.

2. Başvurucunun İddiaları

Başvurucu, kanuni azami gözaltı süresi olan dört gün dolduktan sonra serbest bırakılmamasının ve hâkim önüne çıkarılmamasının Anayasa’nın 19. maddesinde düzenlenen kişi hürriyeti ve güvenliği hakkını ihlal ettiğini öne sürdü.

3. Anayasa Mahkemesi Çoğunluk Kararı ve Gerekçesi (İhlal OLMADI)

Mahkeme çoğunluğu, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine oyçokluğuyla karar verdi.

Çoğunluğun Dayandığı Temel Gerekçeler:

  • Yol Süresi İstisnası: Anayasa’nın 19. maddesinde ve ilgili kanunlarda (5271 sayılı CMK m.91, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu m.19) belirtilen azami gözaltı sürelerine, “tutulma yerine en yakın mahkemeye gönderilmesi için gerekli süre“nin (yol süresi) dahil olmadığı kabul edildi.

  • Toplam Süre Hesaplaması: Terör örgütü üyeliği gibi toplu suçlarda, yol süresi (en fazla 12 saat) dört günlük azami gözaltı süresine eklenir. Buna göre, başvurucunun toplam özgürlüğünden yoksun bırakılabileceği azami süre 4 gün 12 saattir.

  • Somut Olay Değerlendirmesi: Başvurucunun yakalanmasından (8 Mayıs 13:05) sorgusunun bitimine (12 Mayıs 19:36) kadar geçen sürenin, bu azami süre olan 4 gün 12 saati (108 saat) aşmadığı tespit edildi. (Fiili süre yaklaşık 102,5 saat).

  • Yol Süresinin Keyfiliği İddiasının Yokluğu: Başvurucu, adliyeye nakil ve hâkime sevk sürecinde bir keyfilik iddiasında bulunmamıştır.

4. Karşı Oy Gerekçeleri (İhlal Görüşü)

Kararda, bir Başkanvekili ve beş üye ihlal kararı verilmesi gerektiği yönünde muhalefet şerhi koymuştur. Karşı oyların ortak temel argümanları şunlardır:

  • Anayasa Metnindeki Belirsizlik: Anayasa’nın 19. maddesinin 5. fıkrasındaki “yol süresi hariç” ibaresinin, sadece bireysel suçlardaki 48 saatlik süre için mi yoksa toplu suçlardaki 4 günlük süre için de mi geçerli olduğu tartışmalıdır. Karşı oy yazarları, bu ibarenin yalnızca bireysel suçlar için geçerli olduğunu ve toplu suçlarda 4 günlük sürenin mutlak bir üst sınır olduğunu savunmuştur.

  • Özgürlükçü Yorum İlkesi: Temel haklara ilişkin belirsizlik durumunda, kuralın bireyin lehine (özgürlükçü) yorumlanması gerektiği vurgulanmıştır.

  • Uluslararası Standartlara Uyum: 2001 Anayasa değişikliğinin gerekçesinde, bu düzenlemenin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM içtihadına uyum amacı taşıdığı belirtilmiştir. AİHM’in, terör soruşturmalarında dahi 4 günü aşan gözaltı sürelerini (hatta birkaç saatlik fazlalıkları bile) ihlal olarak değerlendirdiği kararlarına atıfta bulunulmuştur.

  • Somut Sürenin Makul Olmaması: Çoğunluğun kabul ettiği yaklaşım benimsense dahi, başvurucunun adliyeye geldikten sonra (en geç 12:50) hâkim önüne çıkarılıncaya (sevk saati 16:12) kadar geçen 3,5-4 saatlik ek sürenin, “zorunlu yol süresi” kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu nedenle ihlal oluşturduğu ileri sürülmüştür.

5. Sonuç

Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki gerekçelerle:

  • Başvuruyu kabul edilebilir buldu.

  • Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine karar verdi.

Bu karar, özellikle toplu suç soruşturmalarında azami gözaltı süresine “yol süresi”nin eklenip eklenmeyeceği konusunda önemli bir içtihat oluşturmuş ve Mahkeme içinde ciddi bir görüş ayrılığını da gözler önüne sermiştir.


Not: Bu özet, kararın teknik ve hukuki detaylarını anlaşılır bir şekilde özetlemek için hazırlanmıştır. Kararın tam metnini BURADAN inceleyebilirsiniz.

Bunları da Okuyabilirsiniz!

Ankahukuk Sitesi
Ankahukuk Sitesihttp://www.ankahukuk.com
Ankahukuk Sitesi kurucusu ve yöneticisi

Cevap Bırak

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz
Captcha verification failed!
Captcha kullanıcı puanı başarısız oldu. lütfen bizimle iletişime geçin!