Cumartesi, Nisan 27, 2024
Ana SayfaAnkaBlogTarih2054 Yıl Önce Roma Mahkemesi’nde Feminist Savunma

2054 Yıl Önce Roma Mahkemesi’nde Feminist Savunma

Bu İçeriğimizin Başlıkları

- Advertisement -

Hortensia’ nın MÖ 42’ de kadınlara vergi konulmasını öngören bir yasaya karşı düzenlediği gösteri ve attığı nutuk, Roma’ ya geri adım attırmıştı.

Eski Roma, erkeklerin egemenliğinde bir toplumdu. “Pater familias” yani “aile babası” deyimi, bugünkü babacan anlamına sahip değildi. Romalıların çok övündüğü hukuk düzenine göre, bu kelime erkeğin ailesi üzerindeki tam hâkimiyetini ifade ediyordu. Yasal açıdan bir Roma vatandaşının karısıyla küçük kızı arasında hukuken fark yoktu.

Ama gerçek hayat yasalardaki kadar basit değildi. Romalı kadınlar ilk siyasi eylemi, MÖ195’ te düzenlediler. Amaç, Kartaca’ yla yapılan savaşlar sırasında çıkarılmış Oppius yasasının (Lex Oppia) yürürlükten kaldırılmasıydı.

Bir felaket anında çıkarılan bu yasa, kadınların 1 onstan fazla altın sahibi olmasını, renkli giysiler giymesini yasaklamıştı. Aradan 20 yıl geçip o psikolojik ortam unutulunca, yasanın kaldırılması için senatoya bir teklif verildi. Kadınlar bu teklifi canla başla destekliyordu. Forum’ a giden yollarda köşe başlarını tutarak senatörleri durdurup propaganda yapmaya başladılar. Yaşlı Cato’ nun Senato’ da köpürerek, “Atalarımız bir kadının özel iş anlaşması yapmasına bile izin vermemişti. Ama biz onların Forum’ a kadar gelip gösteri yapmasına izin veriyoruz. Bunlar nerede duracak?” yollu konuşmasına, ertesi gün askeri önlemler alınmasına rağmen gösteri şiddetlenerek devam etti ve sonuçta Oppius yasası kaldırıldı.

Bu kadınların adlarını bilmiyoruz. Ama onlardan 153 yıl sonra benzer bir gösterinin liderini tanıyoruz: Cicero ile birlikte Roma’ nın en iyi iki avukatlarından biri olan Quintus Hortensius’ un kızı Hortensia, MÖ 42’ de attığı nutukla tarihin satırlarına girdi. Octavius, Marcus Antonius ve Marcus Emilius Lepidus’ tan oluşan triumvirlik rejimi, Sezar’ ı öldüren hasımlarına karşı başlattıkları iç savaşı sürdürebilmek için finansman peşindeydi.

Önlerine geleni halk düşmanı ilan edip malını mülkünü müsadere ettikten sonra, sıra kadınlara geldi.

En zengin 1400 kadını da vergilendirmek üzere bir kararname çıkardılar. Kadınlar, başlarında Hortensia, triumvirlerin Forum’ daki mahkemesinin yolunu tuttu. Hortensia burada şu konuşmayı yaptı:

“Eğer size karşı bir hata ettiysek, bizi cezalandırın. Ama biz sizi halk düşmanı ilan etmek için oy kullanmadık, ocaklarınızı söndürmedik, düşmanları size karşı kışkırtmadık, şan şeref ve statü kazanmanızı engellemedik! Neden suçu paylaşmadığımız halde cezayı paylaşıyoruz? Şanda şerefte, komutada, siyasette bir payımız olmadığı halde niye vergi ödeyecekmişiz?

‘Çünkü savaş var’ diyorsunuz. Ama ne zaman savaş yoktu ki? Galyalılarla veya Partlarla savaşacaksanız gönüllü olarak katkıda bulunuruz ama iç savaşa, hayır!”

Öfke içindeki triumvirler, lictor’ larına kadınları hemen dağıtmasını emrettiyse de kalabalık öyle bağırmaya başladı ki, bu baltalı korumaların elleri böğürlerinde kaldı. Ertesi gün alınan kararla vergilendirilecek kadın sayısı 400’ e indirildi, sonra da unutuldu gitti. 

blank

Bu yazı, sitemiz yazarlarından Av. Çiler N. Koşar tarafından, sitemizde yayınlanmak üzere gönderilmiştir.

Av. Çiler N. Koşarhttps://www.cnkhukuk.com/

lk ve orta öğrenimini İzmir Türk Koleji'nde tamamlamıştır. DEÜ Hukuk Fakültesi’nden 1989 yılında mezun olduktan sonra, bir yıllık avukatlık stajının ardından 1990 yılında Çiler Nazife Koşar Avukatlık Ofisi’ni kurmuş, mesleğin ilk yıllarında özel hukuk alanında bilgi, birikim ve tecrübe gelişiminin ardından, 1998'den bu yana Ceza Hukuku ve Ekonomik Çıkar Amaçlı Suç Örgütleri alanına yönelmiştir.

17 Kasım 2003'de noterlik belgesini almıştır.

1998 yılında Türk Hukuk Enstitüsü İzmir şubesini kurmuş, iki dönem başkanlığını yürütmüştür.

1999 yılında 232 şehit ailesini temsilen, Abdullah Öcalan İmralı yargılamasına müdahil avukat olarak katılmış, bu davanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi sürecinde şehit ailelerini temsil ile görevlendirilmiş ve bu görevi başarı ile yerine getirmiştir.

Mesleki eğitime önem vererek ve iki yabancı dil avantajını da kullanarak;

• Council of Europe European Commission

• International Bar Association

• International Bar Association The Global Voice of the Legal Profession

• International Bar Association Women’s Interest Group

• International Bar Association Competition Policy Convergence and Economic Intergration

gibi uluslararası seminerlerde gerek sunumlarda bulunarak, gerek bilgilendirme çalışmaları yaparak yer almış, bu sunumlar neticesinde plaket ve başarı belgeleri ile taltif edilmiştir.

Mesleki makaleleri ve pek çok güncel ya da insani olay ile ilgili köşe yazıları, başta Türk Hukuk Dergisi olmak üzere, "Egelife" ve "Senato" dergilerinde, ayrıca muhtelif hukuki platformlarda yayınlanmıştır.

“Susamadıklarım” ve “Dil – Efgâr” isimli yayınlanmış iki adet kitabı bulunmaktadır.

İçeriğimize yorumda bulunmak ister misiniz?

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlginizi Çekebilir

Siteden...

İlgili İçerikler